meme-buyutme-estetigi

Kadınların göğüslerinin büyüklüğünde değişiklik istemesi oldukça sık rastlanan bir durumdur. Meme dokusunun yeteri kadar gelişmemesi, gelişmiş olan meme dokusunun kilo verimini takiben küçülmesi veya emzirme sonrası meme dokusunun involüsyon dediğimiz küçülmeye maruz kalması sonucu meme dokusu bireylerin arzu ettikleri ölçülerden küçük olabilir. Bu durumda augmentasyon denilen meme büyütme ameliyatları yapılabilir. Göğüsleri küçük olan kadınlar meme implantları ile göğüslerini büyültebilir ya da yaşlanma, hamilelik gibi nedenlerle göğüslerinde hafif bir sarkma yaşayan kadınlar meme protezleri ile göğüslerini bir miktar dikleştirebilir. Meme büyütme ameliyatlarında hastanın var olan meme dokusu, şekli, ölçüleri ve hastanın ulaşmak istediği ölçü göz önüne alınarak bir planlama yapılır. Hastanın bireysel özelliklerine göre yapılan bu planlama sonrasında hangi tip, hangi boyutta protezin daha uygun olduğuna ve bu protezin hangi seviyeye yerleştirileceğine karar verilir. Bu işlem estetik bir işlem olmasına rağmen gerçekleştirilirken dikkate alınması gereken bir takım tıbbi kurallar bulunmaktadır. Bu nedenle bireyin istekleri dikkate alınsa da ameliyatın başarılı olması ve doğal sonuçlar elde edilmesi için bu kurallar plastik cerrahlar tarafından öncelikle göz önünde tutulur. Her ameliyatta olduğu gibi hasta güvenliği ve tüm dünyada takip edilen tıbbi kurallar biz cerrahlar için çok önemlidir.

Bu ameliyatla ilişkili temel komplikasyonlar şunlardır:

  • Bakteriyel enfeksiyon
  • Anesteziye karşı yanıtsız kalabilmek
  • Kanama
  • İstenmeyen kesi izi
  • İstenmeyen estetik sonuç

Meme büyütme ameliyatının riskleri nelerdir?

Anesteziye ait risklerin yanı sıra, bu ameliyatlarda bir takım riskler mevcuttur.En sık rastlanılan sorun kanamadır. Eğer kanama olursa biriken kan bir hematom oluşturabilir ve bunu yok etmenin yolu ikinci bir ameliyattır. Enfeksiyon riski az olmakla birlikte, göğüs içine yabancı bir madde yerleştirilmesine bağlı olarak rastlanabilen bir durumdur. Proteze yakın bir enfeksiyon oluştuğu takdirde protezin ameliyat yoluyla alınması gerekebilir. Nadiren göğüs uçlarında bir his kaybı oluşabilmektedir, ancak bunun genellikle geçici olduğu gözlemlenmiştir. Ayrıca protezin çevresinde bir zar dokusu meydana gelir. Normalde her hastada olan bu zar kimi hastalarda kasılıp kalınlaşarak protezin şeklini deforme edebilir. Kapsül kontraksiyonu denilen bu durumda da ikinci bir ameliyat gerekebilir.

Hasta, meme revizyon ameliyatı için daha büyük boyutlu implantları seçerse -vücudun yeni, daha büyük implantlara alışması zaman alacağından- daha fazla rahatsızlık hissedebilir. Ayrıca daha büyük implantların yerleştirilmesi söz konusu olduğunda, ameliyat daha karmaşık ve daha invaziv (müdahale derinliği) olacaktır. Bunun nedeni, daha büyük implantların yerleştirilmesi için yeni meme ceplerine ihtiyaç duyulmasıdır. Bununla birlikte, implantların pozisyonlarının da değişmesi gerekebilir. Bu durum ise komplikasyon riskinde hafif bir artışa yol açabilir.